Ege Bölgesi'nin en önemli tarım üretim alanı olan Gediz havzasını besleyen Gediz Nehri'ndeki kirlilik önlenemiyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından geçen haziran ayında Gediz ve yan kollarında 16 noktada yapılan incelemelerde, nehir suyunun 'çok kirli su' kategorisinde bulunduğu belirlendi. İzmir Büyükşehir Belediyesi ise kirliliğin önlenmesi için üzerine düşeni yerine getirdiğini, diğer şehirlerde bulunan kuruluşların da işini yapması halinde kirliliğin sona ereceğini açıkladı.
Gediz havzasının temizliğiyle ilgili ilk çalışmalar, 2000 ve 2001 yıllarında Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından 'Gediz Nehir Havzası Su Kaynakları Yönetimi ve Kirlilik Kontrolü" adlı pilot projeyle başladı. Bakanlık, Gediz'i 2008'de "Havza Koruma Eylem Planı' kapsamına aldı. Bu kapsamda bakanlık koordinasyonunda İzmir'de, Gediz Havzası Eylem Planı Ön Çalıştayı yapılarak kurumlar tarafından yürütülen projeler, çalışmalar ve geleceğe dönük planlamalarla ilgili olarak kirliliğin önlenmesi konusunda çözüm önerilerinin ortaya konulması amaçlandı.
Havzanın İzmir'de kalan bölümünde gerekli arıtmaların yapıldığını savunan Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü yetkilileri, 2010 yılında yapımı tamamlanarak devreye giren Kemalpaşa İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi'nin tam kapasite çalışmadığı ve bunun kirlilik seviyesini arttıracağı yönündeki açıklamaların da gerçeği yansıtmadığını belirtti. Günde 6 bin metreküp su arıtıldığını kaydeden yetkililer, "Deşarj ettiğimiz atık su, Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği standartlarındadır. Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi de arıtmasını yapmıştır. Diğer kentlerdeki ilgili tüm kurum ve kuruluşlar, kendi sınırları ve yetkileri dahilinde bulunan yerleşimlerde gerekeni yaparsa yıllardır süren bu çevre kirliliğinin önüne geçilmiş olur." dedi. Belediyenin, Gediz ve Küçük Menderes nehirleri kaynaklı kirliliğin çözümü konusunda üzerine düşeni fazlasıyla yerine getirdiğini savunan yetkililer, "Özellikle yaptığımız arıtma tesisleriyle nehir havzalarındaki yerleşimlerin evsel atıklarının, Gediz Nehri aracılığıyla İzmir Körfezi'ne ve Küçük Menderes Nehri aracılığıyla da Kuşadası Pamucak sahillerine taşınmasının önüne geçtik.
Havzanın İzmir'de kalan bölümünde gerekli arıtmaların yapıldığını savunan Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü yetkilileri, 2010 yılında yapımı tamamlanarak devreye giren Kemalpaşa İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi'nin tam kapasite çalışmadığı ve bunun kirlilik seviyesini arttıracağı yönündeki açıklamaların da gerçeği yansıtmadığını belirtti. Günde 6 bin metreküp su arıtıldığını kaydeden yetkililer, "Deşarj ettiğimiz atık su, Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği standartlarındadır. Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi de arıtmasını yapmıştır. Diğer kentlerdeki ilgili tüm kurum ve kuruluşlar, kendi sınırları ve yetkileri dahilinde bulunan yerleşimlerde gerekeni yaparsa yıllardır süren bu çevre kirliliğinin önüne geçilmiş olur." dedi. Belediyenin, Gediz ve Küçük Menderes nehirleri kaynaklı kirliliğin çözümü konusunda üzerine düşeni fazlasıyla yerine getirdiğini savunan yetkililer, "Özellikle yaptığımız arıtma tesisleriyle nehir havzalarındaki yerleşimlerin evsel atıklarının, Gediz Nehri aracılığıyla İzmir Körfezi'ne ve Küçük Menderes Nehri aracılığıyla da Kuşadası Pamucak sahillerine taşınmasının önüne geçtik.
Gediz Nehri'nin memba kısmında yer alan Menemen ve Kemalpaşa'ya, yaklaşık 19 milyon liralık yatırımla arıtma tesislerini kurduk. Böylelikle Gediz Nehri'ne bir günde verilen yaklaşık 10 ton evsel atığın kirlilik yükünü ortadan kaldırmış olduk." şeklinde konuştu.Çevre ve Şehircilik Bakanlığı koordinasyonunda İzmir İl Müdürlüğü uzmanlarının Gediz havzasındaki denetimleri devam ediyor. Bakanlık istatistiklerine göre 2012 yılında firmalara yönelik 80 denetim yapıldı. Çevre kirliliğine sebep olduğu belirlenen 10 firmaya, toplam 790 bin lira para cezası uygulandı. 2013 Mayıs ayına kadar da 74 denetim yapan uzmanlar, 36 firmaya 654 bin lira ceza kesti.
Ege Bölgesi'nin bereketli topraklarını sulayan Gediz Nehri'ndeki kirliliği önlemek için 2008 yılında kurulan Gediz Havzası İleri Çevre Koruma Hizmet Birliği, çalışmalarını Manisa merkezli olarak sürdürüyor. Havzanın tamamını kapsayan bir eylem planı olmadığı için kirlilik en çok, nehrin denize döküldüğü yer olan Menemen Ovası'nı etkiliyor. İzmir'de ev, sanayi ve tarım kaynaklı kirlilikle ilgili tedbirlere rağmen Kütahya, Uşak ve Manisa'dan Gediz'e taşınan atıklar, nehrin katettiği 386 kilometre boyunca yerleşim bölgelerini etkiliyor.
Kaynak: Yeşil Bilgi Platformu
Kaynak: Yeşil Bilgi Platformu