Yaşama hüzünle de sarılabilmenin bir mutluluğudur Eylül. Sarıyı, turuncuyu, kırmızıyı yaşayabilmenin heyecanı.
Sararan yapraklar anlatır: “Eylül, Sonbaharın başlangıcıdır! Yaprak yeşili tanığımız!” Yaşama dokunuş kadar, doğanın hüznünü yansıtan “veda”yı bile elle tutabilmenin keyfini duyumsar parmak uçlarımız, gazellenmiş bir yaprağa her dokunuşta.
Yaprak yeşili, bu vedanın tek tanığı!
Doğanın hüznünü simgeler sararan her yaprak...
Doğa, bundan böyle, tüm renkler arasında, sarıya verecektir birinciliği.
Sararan her yaprak, ortaklık ediyor bu torpilli seçime!
Balkondaki saksılar bile sularını daha iştahsız içiyorlar şimdi. Sardunyalar boynunu çoktan büktü. Doğanın çiçeksiz mevsimine doğru bir yolculuk bu!
Ve çiçeksiz mevsime inat, tek tesellimiz olacak Kardelen!
Yaprak yeşili ise; tarifsiz bir özlem...
Aylardan Eylül.
Sonbahar derseniz, sanki bir adım.
Yağmursa, ha yağdı ha yağacak...
Acıların bile umutla harmanlandığı bir mevsim sonbahar.
Su verilir sevdaya, yağmur sularken çağlari doyuran toprağı...
Kıpkırmızı batar güneş, hızla denizde yüzer yakamozlar...
Kapılarda bir terkedilmişlik, bahçelerde bir hüzün kalır yine de.
Çünkü mevsim; hazan mevsimi!
Hüzün ki; en çok yakışandır bu mevsime!...
Göçebe kuşlar, kanatlarına umutlarını yükleyip, bir yazı daha arkalarında bırakıp gidecekler. Başka diyarlarda yuva ve umut aramaya...
Yaratılışlarının öyküsü bu! Durağanlık değil onlarınki. Sürekli hareketlilik! Böyle bir sevda sadece onlara ait! Durağanlıksa, sevdanın ve umudun celladıdır bir bakıma.
Ve bu gidişin başka adı yok!...
Sevda günlerinin kum saati yeniden tersine çevrildi şimdi! Göçmen kuşlar yollarını da şaşirsalar, gidecekleri yere biraz geç de kalsalar, bahar çoktan gelmiştir bile oralara. Tüm canlıların sevgilisi! Bahar; umudun bir haykırışı, bir seslenişidir doğanın dört mevsimi üstüne! Ve umut bitmiyor...
Buralarda saatler bir yazı daha uğurlamaya ayarlı.
Aylardan Eylül...
Tüm terkedilişlerin ardından, göçmen kuşlara bakıp da, bir şiirin dizelerine takılıp gitmektir şimdi umut!
Yaşamın başka adı yok!
Hoşgeldin hüzün!
İyi ki sen uymadın göçmen kuşlara!...